“Yeni güç teknolojileri giderek dünya iktisadının büyük bir kesimi oluyor. Bu yeni güç teknolojilerinde ülkeler değerli bir konum almaya çalışıyorlar. Bu değerli. Durum almaları iki sayede olabilir. Birincisi kendi üretimini artırmak. Bunlar, pak güç teknolojilerinde güneş panelleri, bataryalar, elektrikli araçlar olabilir. Başkası de kendi ülkelerine daha ucuz olan malların girmesini ticari kurallarla, vergilerle engellemek. Ben her ikisinin de olacağını düşünüyorum. Bunun ülkeler ortasında önemli bir ticari savaşa yol açabileceğini, bundan da dünya iktisadının ziyan görebileceğini düşünüyorum, şayet gerçek bir formda yapılmazsa.”

Geçtiğimiz ay açıklanan Yenilenebilir Güç 2035 Yol Haritası’nda, mevcut durumda yaklaşık 30 bin megavat olan güneş ve rüzgar enerjisi kurulu gücünün 2035’e kadar 4 kat artarak 120 bin megavata ulaşması hedefleniyor. Bu doğrultuda iletim altyapısının geliştirilmesini de öngören plana nazaran, muhtaçlık duyulan toplam yatırım fiyatı ise 28 milyar dolar olarak hesaplanıyor.